Her geçen gün 16 Nisana bir adım daha yaklaşıyoruz.
Onun içindir ki gerçekleri bütün çıplaklığı ile ortaya koyma, karanlığa acil
mum yakma mecburiyetimiz var.
İktidar yandaşları, daha referandum milletin onayını
almadan, gemi azıya aldı çılgınca koşuyor.
Karanlık yüzleri çabuk gün ışığına çıktı. İntikam hırsıyla
Türkiye Cumhuriyeti ve Onun kurucusu
Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi şahsına karşı kinlerini kusmaya başladılar.
Daha önce
Rize’de Atatürk anıtını söküp kaldıran karanlık zihniyet, şimdi Denizli’de hortladı.
Atatürk Stadyumu levhasını söküp götürdü. Halkın
tepkisi karşısında, çeşitli yalan dolan mazeret uydurdular- getirip geri yerine
koydular. Gerçek gün ışığı kadar açık. Çalınan
mızrak kılıfa sığmıyor, gizlenmek istenen düşünce asla kamufle edilmiyor.
17 Nisan’da ben nerede hata yaptım diye dizimize
vurmak istemiyorsak günü doğru okuma
mecburiyetimiz var.
Denizli'de yaşanan rezaleti duyduğunuzdan
eminim.
İşte 16
Nisan’da referanduma gidiş sebebimiz tam da bu! Cumhuriyetle hesaplaşmak.
Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu çağdaş laik Parlamenter
rejimi; bir kuşa benzetmek.
İktidar, Cumhuriyetle,
demokrasiyle, çağdaşlıkla; kavgalı… Meydanlara, koruluklara, parklara demokrasi
meydanı levhası yazıp asmakla demokrat
olunmadığı ortada.
Cumhuriyete tahammül edemeyenler, milletin değerlerine sahip çıkar gibi görünerek: sahip çıkılan
birliğimizin mayası, bütünlüğümüzün harcı, milliği değerleri tek tek hafızamızdan
siliyorlar.
Bu coğrafyanın kadim milletine, kadınına kızına; gencine yaşlısına herkese açıkça sormak istiyorum.
Türkiye Cumhuriyeti
devletinin, eşit Anayasal haklarına
sahip bir birey mi olmak istersiniz? Yoksa , iki dudağı arasından çıkan her söz
ferman olan, tek bir adama biat etmeyi, kulu olmayı mı tercih edeceksiniz?
Yaklaşık 100 yıl önce, saltanat tedavülden kalktı, Türkiye
Cumhuriyeti kurulurken kendine ; muasır medeniyeti hedef seçti.
Atatürk, insanı, insan yerine koyan bir rejim kurdu, birçok inkılap la medeniyete giden yolu
açtı ve kurduğu rejimi Türk Gençliğine bıraktı.
Sormak istiyorum, Saltanatı Hilafeti
kaldıran, Atatürk’ün adı; niçin iktidarı
rahatsız ediyor?
Aziz Türk Milleti, 16 Nisan’da sandık önüne
gelince, işte bu soruya cevap vereceksin! Yalnız bu soruya mı?
Daha fazlası var! Mesela: 23 nisan Egemenlik ve
Çocuk Bayramı kutlansın mı Kalksın mı?
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramını kutlayalım mı
kaldıralım mı?
30 Ağustos Zafer bayramını Kutlamak ister misin istemez misin?
29 Ekim Cumhuriyet bayramını istiyor musun istemiyor musun?
Türkiye eyaletlere bölünsün mü, bir bütün olarak kalsın mı kalmasın mı?
Devletin adı Türkiye Cumhuriyeti olarak mı kalsın
yoksa TC kalksın mı?
Gazeteci yazar Levent Gültekin diyor ki,Referanduma sunulan 18 maddelik Anayasa değişikliği ile milletin “Yatak Odasına Girmek İstiyorlar” …
Türk milletinin yatak odası mahremidir! Türk Ceza
kanununa göre de yatak odasına gireni öldürmek suç sayılmaz. Meşru müdafaa hakkı
doğurur hane sahibine.
Ne diyeceksiniz? Yatak odanıza girilmesine isin
verecek misiniz? Güçlü bir şekilde Hayır diye bağırdığınızı duyuyorum. Yanılmadığım için mutluyum. Cumhuriyet
çocuklarından elbette cumhuriyete sahip çıkmak Yakışır.