17 Mart 2020 Salı
J.nın not defteri-3/ insan uçar mı?-2
Telefon konuşmasının hemen arkasından, şapkasını kaptı, kendini Deveören orman bölge şefi, Yüksel beyin yanına uçtu. Bölge şefi , uzun boylu, kumral saçlı, beyaz tenli, bıyıklı, genç bekâr; daha otuzuna merdiven dayamamış, genç bir kamu görevlisiydi.Aynı zamanda Doruk’un okey ve konken arkadaşıydı.Kısa bir hoş beş muhabbeti, sonra lafı uzatmadan konuya girdiler.Kesim bölgesinde yatacak yer olup olmadığı, iaşenin nasıl sağlanacağı masaya yatırılanlar arasındaydı.Sonra kaç günde ne kadar odun toplanır, kaç kişi olursa ihtiyaç daha kısa sürede biterin, muhasebesi yapıldı.Kesim bölgesi çalışanlarının da destek vermesi gibi ayrıntılar, gözden geçirildi.Gidiş günü için olarak, cumartesi sabahı planlandı.Ulaşımı Yüksel Bey, Kendi kullandığı hizmet aracıyla sağlayacaktı.İlk gün Dorukta gelecek, çalışma bölgesini görecek ve aynı gün birlikte döneceklerdi.Hani bundan iyisi Şam’da kayısı diye sık kullandığımız atasözü misali, planlama rayında aktı gitti.Cumartesiyi iple çekti Doruk!1 Onbaşı, 5 Er hazırladı!Onları karşınsa alıp olup biteni en ince detayına kadar anlattı. Ve bu işin altından kalka-bilirlerse; Banyoya Termosifon, yemekhane ve dershaneye formika masa sandalye; ayrıca kamelya ve yemekhaneye hoparlörle bağlanacak ve dinleyecekleri bir radyo alacağını, şayet ödenek yeterse kendi makam odasında masa ve koltuk alma isteğini anlattı.Askerlerin gözlerinin içi güldü.Özellikle banyoya termosifon fikri ilgilerini çok çekmişti. En çok termosifon vadine sevindikleri gözden kaçmadı.İşi sıkı tutuyordu Doruk!Daha odun toplamaya başlamadan, mefruşat siparişi için ilçenin tek esnafı, Duruş’a telefon edip karakola gelmesini rica etti.Durmuş, Kıbrısçık’a. Ankara’nın Beypazarı ilçesinden gelip yerleşmiş bir esnaftı. Fotoğrafçılıktan, mefruşata girmediği iş yoktu. Hem halk hem de ilçe bürokratları Durmuş’u hem seviyor hem de sayıyordu.Telefondan kısa süre sonra Durmuş nizamiye kapısında göründü. Daha odaya girmeden koluna girdi ve banyodan başlamak üzere, mutfak, yemekhane, dershane en sonra da kendi odasına çıkarttı.İhtiyaçlar yerinde görülerek tespit edildi.Bedeli yakacak ödeneğinden ödenmek üzere Sipariş verildi. Odun kapıya gelince, mefruşatta yerine konmuş olacaktı. Sipariş verildikten sonra, çaylar söylendi ve koyu bir muhabbet eşliğinde yudumlandı.Siparişi verince Doruk, üzerindeki ağır bir yük kalktı, tüy gibi hafifledi ve rahatladı.
…/…
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder