Söksün gayrı şafak, aydınlansın ortalık
Çözülsün Levh-i mahfuz sırları
Kara cehaletten kurtulsun insanlık
Dostlar
Gelin birlikte azıcık düşünelim bu gün
Sonra kabuğumuzu kıralım
Kendi kendimizle tanışalım bu gün
Sen soru sor, ben doğru, cevap vereyim
Ya da ben soru sorayım siz cevaplayın
Biliyorum aklınızdan geçenleri görmeden
Kime
Neye göre
Doğru
Diye
soruyorsunuz soruyu duymadan
Haklısınız yerden göğe kadar
Bu sorunun cevabı
Siz düşünmez-misinizde saklı
Sonra pekiştirilmiş
Hiç akıl etmeyecek misinizle
Sahi
Suç mu düşünmek
Akıl etmek
Suç değilse düşünmek
Emri değil mi Allah’ın sorgulamak
Öyleyse uyalım yaratanın emrine
İlk soruyu ben sorayım cümlenize
Tanıştınız mı siz yüz yüze Allah ile
Gördünüz mü cemalini,
Duydunuz mu sesini
Hâşâ diyorsunuz içinizden
Olur, mu öyle şey
Mimikleriniz
allak bullak
Aklınızda bin bir soru
Ekliyorsunuz, tanışılır mı Allah ile
Duyulur mu sesi bile
Duysak nasıl anlarız
Kim bilir
Hangi dil ve lehçede konuşur
Hatırlamadınız
“elestü bi rabbiküm”ü
Bi haberiz değil miyiz hepimiz
“Kalu Bela’dan “
Bu yüzden kendimizi
haklı buluyoruz
Bir de siyasi İslam’ın
kılavuzları çelince aklımızı
Şaşırıp ortalıkta
kalıyoruz
İşte o zaman
Başında Tacı
Elinde iktidar asası
Bir Allah ile tanışıyor
müşerref oluyoruz
Gökyüzünde,
yıldızlardan daha uzak
Yedi kat arşta yaşayan
Yıldızlardan yarattığı milyarlarca
insanı gözetleyen
Bir Allah ya da Rap
İnsanların omuzlarında
bir melek
Kimi sevap yazar kimi
günah
Sevap için hazırlanmış
cennet bahçeleri
İçinde omuzlarında şarap
testileriyle dolaşan huriler
Cehennemde insanı
paçasından çeken zebaniler
Hey yüce rabbim bana
akıl fikir ver
Nasıl ererim sen
hatırlatmaz isen senin sırrına
Bir de düldül ararım
çıkmak için katına
Muhtaç edersin beni
Yaratırken yaratılışıma
şahit tuttuğun
Secde ettirdiğin
bedensiz varlığa
Korkar yanmaktan melek
Giremez "Sidretül münteha"ya
Hâlbuki rab
münezzehtir
Hem mekândan
Hem de zamandan
Hem ezelidir
Hem de ebedi
Bilinen ve de bilinmeyen
tüm evreni kuşatmış
İhata etmiştir hiç
zorlanmadan
Yer gök onu ihata
edemezken
O yarattığı
Halifesinin kalbine sığmıştır
Rengine, ırkına,
dinine ve diline göre ayırmaz
Kâinatta ne varsa
ona ruhundan bağlanmıştır
Canlı cansız, her ne
varsa taş toprak, uçan kuş
Akan su, dalgalanan
deniz, esen rüzgâr
Çakan şimşek, yağan
yağmur zikreder yaratanı
O şah damarımızdan
daha yakındır halifesine
Uzakta aramamalıyız,
başında taç elinde asa ile
Geri dönelim “ben
sizin Rabbinizim “dediği güne
Bilelim rabbi,
Bilinmek istediği
tüm isim ve sıfatlarıyla
Allah
Yarattığı halifesini
çok iyi biliyor
Bilimin
keşfedemediği DNA sın da yazılı vasıflarıyla
Aramayalım yaratanı
uzakta
O bizden daha yakın
bize, birde sorumluluk yüklemiş
Dağ ve taşın
kaldıramadığı büyüklükte
Hani “her
canlı ölümü tadacak “demişti ya!
Hasretle kucaklayacak
Ölümü tadan halifesini hasret gününde.
Hayal Denizi
19.05.2020
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder